Eren Erdem: ‘Erdoğan Fatiha’yı okur, ama inanmaz’

0 Yorum

Erdoğan’ın CHP milletvekili Nazlıaka’yı hedef alan sözlerini, Eren Erdem değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’li Aylin Nazlıaka’yı hedef göstererek kullandığı, ‘bir Fatiha oku tabi biliyorsan’ ifadesi, sosyal medyada günün konusu olmuştu. Erdoğan’ın bu çıkışını, İslam düşüncesi üzerine yaptığı önemli çalışmalarla tanınan Eren Erdem’e sorduk.

ERDOĞAN FATİHA’YI OKUR, AMA İNANMAZ..

GERÇEK GÜNDEM: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özgecan Aslan’ın hayatına sebep olan vahşetle ilgili yaptığı konuşmada, muhalefet vekili Aylin Nazlıaka’yı eleştirirken kullandığı ‘bir Fatiha oku tabi biliyorsan’ ifadesi tepki görmüştü. Siz bu konuda neler söylersiniz?

EREN ERDEM: Erdoğan Fatiha suresini okur. Ama inanmaz! Hatta tecvidli de okur. Güzel de telaffuz eder. Ama içinde yazılanları tatbik etmez. Fatiha suresinin emrettiği yaşam modeline karşıdır. Fatiha suresi, Kur’an’ın direğidir. İslam’ın yaşam modelini irdeler. O surede ‘Allah dışında hiçbir otoriteye bağımlı olmamak’ farziyet kazanır. Bir kişi, Fatiha suresinin Allah’ın emri olduğunu söylediği halde, mal-mülk topluyor, servet biriktirip yoksullarla bölüşmüyor, saltanat ihata ediyorsa din terminolojisine göre ‘münafık’ olmuş olur. Erdoğan’ın dindarlık anlayışına göre, Fatiha suresi ‘papağan gibi arapça okunup, anlamı düşünülmemesi gereken bir duadır.’ Ama Hz.Muhammed’in getirdiği dine göre bu sureler birer devrim manifestosudur. Ezilenlerin, yoksulların bağımlı hale getirildiği otoritelere savaş açma emri verilir o surelerde.

FATİHA SURESİ VAHŞİ KAPİTALİZMLE MÜCADELE ANDIDIR!

GERÇEK GÜNDEM: Nasıl bir savaş?

EREN ERDEM: Evveliyatı mücahit, bakiyesi müteahhit olan bu zihniyet aslında bilir bunu. Fatiha suresine göre, ‘insan sadece Allah’tan ister.’ Eğer bir sistem, insanın Allah’tan istemesini engelliyorsa tağuttur. Mesela, Allah, yeryüzünü rızıkla doldurmuştur. Kodamanlar bu rızkın etrafını çevirdiğinden ve insanlığın önemli bir kesimini bu rızıktan mahrum edip kendilerinde topladığından yoksulluk ortaya çıkmıştır. Dolayısı ile Fatiha suresinde geçen ‘yalnız senden isteriz’ ifadesi, vahşi kapitalizmle mücadele andıdır. Şimdi, tek bir yüzükle siyasete girip bunca mal ve mülkün üzerine çöreklenmiş, bu kar kış zamanları yoksullar tir tir titrerken, kaçak saraylarda sefa süren, ve buna milli itibar kılıfı giydirenler, aslında Fatiha suresine göre ‘mücadele edilmesi gereken kodamanlardır.’ İslam bu kimselere nifak ehli der. Nifak ehli namazlı, niyazlı olabilir. Bu, onlarla mücadele şiarını ortadan kaldırmaz. Namaz, küfür ve nifağı örtmek için araç yapılmışsa, Müslümanların çok ciddi bir özeleştiri vererek bu durumla mücadele etmesi farzdır.

EBU CEHİL KENDİ ZAMANININ EN ÇOK İBADET EDEN KİŞİSİYDİ

GERÇEK GÜNDEM: Yani dinin ibadetlerini yapıyor olmaları onları dindar yapmaz öyle mi?

EREN ERDEM: Elbette yapmaz! Bakınız, Ebu Cehil çok ibadet ederdi. Ama müşrikti. Yani, Allah ile arasına çeşitli vasıtalar koymuştu. Ebu Cehil, Allah’ı reddetmiyordu. Kabul ediyordu. Ama Ebu Cehil’in inandığı Allah, yeryüzünün mülkünü kendisi gibi kodamanlara havale etmişti. Kur’an’ın Maun suresi bunun en net delilidir. Maun suresinde ne diyor; ‘yazıklar olsun o namaz kılanlara ki.’ Bu vurgu ile, yetimi gözetmeyen, ama namaz kılan birilerini eleştiriyor. Şimdi dikkat! Bu sure geldiğinde, Müslüman sayısı çok azdır. Henüz İslam’ın 6. Senesidir. Bu ayetin, Müslümanları kastetmesi imkansızdır. O halde, birileri hem namaz kılıyor, hem yetimleri gözetmiyordu. İşte Mekke’li müşriklerin özelliği buydu. İbadet eder, gereğini yapmazlardı. Yoksulu görmez, servet toplar, bölüşmez, bölüştürmeye karşı çıkarlardı. İşte bugün iktidarda olan zihniyet, tam olarak bu zihniyettir. Kendi yarattığı seçkinler arasında bölüştüren, halktan çalan, gasp ettiklerini yığan, yoksullaştıran bir zihniyet. Bu zihniyet Fatiha’yı sadece ‘okur..’ Ama yaşamaz. Fatiha’nın gereklerini yerine getirmez. Ama akşama kadar Fatiha sömürüsü yaparak, mütedeyyin insanların dini hayatını katleder.

İSLAM’A EN BÜYÜK ZARARI VERENLERDİR BUNLAR!

GERÇEK GÜNDEM: Son olarak ‘Fatiha sömürüsü’ ifadesini biraz daha açarsanız.

EREN ERDEM: Fatiha sömürüsü, dinin temel reflekslerini yok ederek, dini bir takım ritüellerden ibaret bir duruma dönüştürenlerin siyasal tavrıdır. Sosyal adalet yok. Eşitlik yok. Barış yok. Ne var? Kadını ikinci sınıf görmek. Çalmak, çırpmak, talan etmek, yağmalamak. Devletin malı deniz, yemeyen domuz diyerek kamu malına hücum etmek. Yandaşı kayırmak. Kendisi gibi düşünmeyenlere iftiralar düzmek. Kapitalizme abdest aldırıp, muhalifleri kapitalistlikle, emperyalistlikle suçlamak. Bu da yeni moda oldu. Amerikan atına binerek Osmanlı kılıcı sallayanlar, bugün kendilerine tepki gösterenleri Amerikan uşağı ilan ediyor. İslam’a tarihin en büyük zararını verenler bunlardır. Charlie Hebdo’yu eleştirip, Kur’an ve Peygamber ile alay edenleri görmezden gelenlerdir bunlar. Kız çocuklarını diri diri gömen zihniyeti eleştirip, kız çocuklarına şehvetle bakan nesiller yetiştirenlerdir bunlar. ‘Örtüsüz kadın perdesiz eve benzer, perdesiz ev ya satılıktır, ya kiralık’ diyenlerdir bunlar. Milyonlarca insanın emeğini sömürüp, kaçak saraylarda sefa sürenlerdir bunlar. Ve milyonluk arabalarla gezip, ‘dövme fetvası vermek dışında işe yaramayan’ sihirbazlarıyla, bu halkı kandıranlardır bunlar. Fatiha suresi diyor ki; ‘bunlarla mücadele edin.’ Ve Hz.Muhammed tarihi bir söz ile bu yaklaşımı taçlandırıyor; ‘bir kimseyle münasebet kuracağınız vakit, kıldığı namaza değil, dirhem ve dinarla ilişkisine bakın’ diyor. Yani, namazla aldatanlara kanmayın, parayla ilişkisine bakın diyor. Bu Hz.Muhammed’in sözü. İnsanları öyle bir hale getirdiler ki, Hz.Muhammed’in sözleri dahi değer görmüyor. İktidarın tepesinde şahıs ne yaparsa yapsın, ‘bizdendir’ gibi kirli bir söze sığınılıyor. Ama söylüyorum, bu durum değişecek. İnşallah, bu millet; bu durumu değiştirecek, iradesini sandıkta gösterecek ve bu kirli sömürüye hayır diyecek. En büyük temennim budur.

18.02.2015

GERÇEK GÜNDEM

Bir gönderi yayınlayabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir. Giriş