Karagöz’den Lucifer Lütfü’ye: İzmir’de gölge sanatına yoğun ilgi

0 Yorum

Karagöz sanatçısı Ata Taşkan’ın sokakta ortaya koyduğu gösteri, görenlerin ilgisini çekiyor. İzmir Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde gösteri yapan Taşkan’la sanatını ve vatandaşların ilgisini konuştuk.

ERCAN KÜÇÜK

Geleneksel Karagöz sanatına ilgi yeniden artmaya başladı. Öyleki metropol şehirlerin en işlek caddelerinde Karagöz-Hacivat oynatan sanatçılara rastlayabiliyoruz. Bu sanatın genç temsilcilerinden Ata Taşkan’la İzmir Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde karşılaştık. Asıl mesleği oyunculuk olan Taşkan, yaklaşık 10 yıldır Karagöz sanatına gönül vermiş. Gazi Sahnesi’nde de gösteri yapan Taşkan, sokak ile sahnenin farkını da ortaya koyuyor. İşin yapım aşamasından eğitim aşamasına her yerinde olduğunu belirten Taşkan’la yaptığımız röportaj ve verdiği cevaplar:

Geleneksel Karagöz yapıyor musunuz?

“Bu işin hem yapım aşamasında hem de eğitim aşamasında varım. Sokakta sergilediğim oyların bütün tasvirleri bana ait. Aynı zamanda zaten bu işin en eğlenceli kısmı bu şey. Bir senaryo yaratıyorsunuz kafanızda. O yarattığınızı kağıda kaleme döküyorsunuz. Yarattığınız senaryoyu kağıda kaleme döküp deriden kukla haline getirip onları bir hareketle seslendirerek insanlara sunuyorsunuz. Derdinizi bu beyaz perdede sinemanın tekniğine benzeyen ama tiyatroda birleşimli değişik bir gölge oyunuyla sunuyorum.”

İKİ AYAKLI BİR İŞ

Tasvirini yapacağınız karakterleri siz neye göre seçiyorsunuz? Sadece Karagöz Hacivat mı?

“Oyuna göre değişiyor. İlk başta ne yapacağım? Önemli olan o. İlk başta oyun yazıyorum. Her şeyi kafamda bittikten sonra daha sonrasında çizimden yardım aldığım arkadaşlarım da var oturuyoruz. Karakter hakkında konuşuyoruz. Bu karakterin nasıl bir şey olacağını düşünüyoruz. Bunun üzerine karakteri çiziyoruz. Bu karakter çizdikten sonra da işin deriye yapım kısmı var. Bunun sonrasında yapıyoruz.

“2 ayaklı bir iş. Önce kafanızda bir senaryo olması gerekiyor. O senaryoya göre karakterler çizimi, yapımı daha sonrasında perdeye aktarılıyor.”

Bu süreç ne kadar sürüyor?

“Yıllar sürüyor bir oyunun hazırlanması.  3-5 ayda da oyun çıkartabilirim, çıkmaz değil. Öyle olmuyor, yani bir şeylerin birikmesi zaman istiyor. Bir oyunumdan örnek vereyim.  Senaryo yazımı 4 gün sürdü. Ama onun öncesinde 1-2 yıl kadar düşündüm oyunu. Daha sonrasında 4 ay kadar deri tasviri yapımı sürdü. Sonrasında bir ay kadar çalışma. Böyle 6 aylık sürede çıkardım ama 2 yıl 6 ay.”

Kaç yıldır yapıyorsunuz?

“Ben oyunculuk çıkışlıyım normalde. Normalde 4 yıldan beri yapıyorum tasvir yapımını. Oynatımını ise 8-10 seneden beri yapıyorum.”

İzmir halkının ilgisi nasıl?

“İzmir halkının ilgisi çok iyiydi. İlk biz Karagöz oyununun sokak versiyonu 2013 yılında Bodrum’da yapmıştık. Onun sonrasında ara vermiştim. Sonra İzmir’e taşınınca ne yapalım? Demiştim. Tekrardan Karagöz’e başlayayım dedim 2016 yılında. Düşündüğümün çok çok üstünde ilgiyle karşılandım. Sokak benim bir nevi kartvizitim oldu aynı zamanda. Burada çok özgürüm de. Yani şurada 50 m ileride işte Gazi Sahnesi’nde düzenli olarak sahne alıyorum. Oraya da insanlar bilet alıp izliyorlar. Ama burada sokaktan geçerken herkes izleyebiliyor. İkisinin de keyifli yapısı çok farklı. İkisinin de oyun mantığı oyun estetik açısından da mantık açısından da işçi açısından da çok çok farklı. Biri sahne birisi sokak. Sokakta her an birisi bir şeyler yapabilir. Hem oyuna hem sokağa adapte olman lazım. Sahnede seni sessizce izliyorlar ama burada insanlar sohbet ediyor. O seslere de ayak uydurmak gerekiyor. Hatta o seslerin içinden bir ses olman gerekiyor. Çünkü burası benim tekelimde olan bir yer değil. Son ses yapamam. Çıktığım sokağa ahenk vermem gerekiyor. Ben de o sokağın ahengine ayak uydurarak bir şeyler yapmaya çalışıyorum.”

Peki geleneksel Karagöz sanatçılarından eleştiri alıyor musunuz?

“Yani camia ufak herkes birbirini tanıyor. Şu ana kadar öyle kötü bir eleştiri almadım açıkçası. Büyük bir övgü de yer almadı. Eleştirenler de vardır, övenler de vardır. Eleştirileri zamana bırakmak çok daha mantıklı ama yok.”

UZAYLI KARAKTERİMİZ DE VAR

Karagöz ve Hacivat tan başka karakterler var mı sizde?

“Bir oyunumuz var mesela; uzaylı karakteri var. Uçan dairesi var, mesela. Lucifer Lütfümüz var mesela. Sinirlenince şeytanlık yapıyor. Daha bir sürü yeni yeni karakterler bar. O yapacağımız oyunla alakalı.”

Peki bu konsepti ya da tekniği nasıl tanımlıyorsunuz?

“İlerleyen zamanlarda olacağına inanıyorum. Çünkü dediğim gibi soka ve sahne arasında farklılıklar var. Hem oynatmak açısından hem izleyen açısından. Bunların kendi içimde kafamda oluşturduğum kurallarım var. Sadece sokakta oynanabilecek oyunlar yazıyorum. İleride bununla ilgili daha fazla yazılacak oyunlar, akademisyenlerin yapacağı çalışmalar da olacağına inanıyorum. Çünkü sokakta 2 yaşındaki insan da izliyor beni 70 yaşındaki insan da izliyor. Burada herkes var. Bu oyunun herkese hitap etmesi gerekiyor. Sahne karanlık bir ortam, burası aydınlık bir ortam. Ona göre ışığı belirlemek gerekiyor. Bu tip gibi belli başlı şeyleri var.

İzmir ve Bodrum harici nerelerde yaptınız?

“Yakın dostum Emrah Bıçak ilk yaptı. Erikli’de yapıyordu orada birlikte de yaptık. Bir sene Çanakkale’den yola çıktık Bodrum’a kadar ine ine oynadık. Sokak bazlı dersek Ege sahilleri ve Trakya.”

“Büyülü bir iş. Zaman geçtikçe yıllanan, kalitesi artan bir iş olarak görüyorum. Hiçbir şey yok olmaz. Bu işe büyülendim. Oyunculuktan direk buraya kendimi adapte ettim. Pişman da değilim. Karagöz güzel bir pencere. Güzel de bir sanatın anlatımı. Umarım daha da iyi noktalara gelir.”

Bir gönderi yayınlayabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir. Giriş