İsmail Kartal Tüm Tebrikleri Hak Ediyor-Musa Uçan Yazdı

0 Yorum

İsmail Kartal Tüm Tebrikleri Hak Ediyor.

2006 senesinden beri, FETÖ kumpasına uğramaktan, faili hâlâ meçhul olan suikast girişimi atlatmaya, tatil edilmesi gereken maçta şampiyonluğu kaybetmekten, sadece kendisine uygulanan transfer yasağı cezasına kadar başına gelmeyen kalmadı Fenerbahçe’nin.

17 Mart akşamı çıktığı Trabzon deplasmanı, camiada bardağı taşıran son damla oldu.

Ligden çekilme, futbol faaliyetlerine süresiz ara verme, başka bir ligde kulüp alıp futbola devam etme gibi sonuçları Türk futbolunun tüm paydaşları için sarsıcı olabilecek kararların tartışıldığı olağanüstü genel kongreyi toplayan Fenerbahçe, lige devam etme kararı aldı.

Trabzon’da alenen linç girişimi atlatan takım, yönetim ve camianın ayağa kalkmasıyla tekrar sarsıldı. Üzerine bir de “açıklanamayan” ve bitmeyen sakatlıklar eklenince, Fenerbahçe aslında çok zor bir müsabakaya çıktı.

Krunic’in, neden AC Milan’da uzun süre formasını kaptırmadığını taraftara anlattığı maçın ilk 25 dakikasında rakibini sindirip, ilk yarıda fişi çekecek görüntüsü veren Fenerbahçe, İrfan Can Eğribayat’ın laubaliliği sebebiyle rakibe bir gol armağan edince tribün de sustu ve soyunma odasına beraberlikle gidildi.

İkinci yarıda ise kaptanlar yine dümene geçti ve kaliteleri ile taraftara “bize güvenin” dedi.

Tadic, Szymanski, Dzeko, Krunic başta bireysel yetenekler kolektif bir oyuna dönüşünce bu kaotik ortamdan ortaya bir futbol resitali çıktı.

Kendi oğlu ağır darp edilmiş, oyuncusundan malzemecisine tüm ekip ağır bir dönemden geçiyorken hepsini motive edip güçlü ve keyifli futbolla taraftara üç puan hediye eden İsmail Kartal, her türlü övgüyü hak ediyor.

Fenerbahçe Kongre Sonrası Ne Yapacak?

Takımı ligden çekme yetkisini, kongre üyelerinden istemekten vazgeçen Ali Koç ve yönetimi, ilk tepkisini Süper Kupa’yı U-19 takımı ile protesto ve önümüzdeki 2 sene Türkiye Kupasına katılmama kararı ile verdi.

Bana kalırsa, ligden çekilmenin neden bir işe yaramayacağı güzel anlatılsa da, yetki kongre üyelerinden istenmeliydi.

Konferans Ligi çeyrek finaldeki rakibi Olympiakos’un kendi lig maçları ertelenmişken, Fransa gibi ülkelerde bile Avrupa mücadelesi veren ekiplerin fikstürleri değiştirilirken Fenerbahçe’yi, 2 defa ertelenmiş kupada yüksek tempolu derbi maçına çıkartma ısrarı akıl alır gibi değil.

Bu bağlamda Süper Kupa için alınan karar doğru ancak bu karar, doğrudan katılmama şeklinde olmalıydı. U-19 da olsa Fenerbahçe arması sahada, kazanmak için oynar. Aksi görüntü, taraftarda rahatsızlık yaratacaktır.

FIFA, siyasetin futbola müdahalesi konusunda çok katı.

Kongrede alınıp pek üzerinde durulmayan, meselelerin FIFA ve UEFA’ya taşınması maddesi bence en kritik olanı.

Spor Hukuku konusunda ülkenin marka hukukçularından biri olmakla beraber, 3 Temmuz sürecinde, Aziz Yıldırım ile beraber terör örgütünün hedefi olan Şekip Mosturoğlu’un aktif rol alacağını düşündüğüm süreçte Fenerbahçe, FIFA ve UEFA’da hakkını arayacak.

Tahminim o ki Fenerbahçe’nin tezi, TFF’nin bağımsız ve tarafsız olmadığı, siyasetin futbola Fenerbahçe aleyhine müdahale ettiği şeklinde olacak.

Belirtmek gerekir ki usulsüz başkan seçimleri, ülke futbolunu siyasi güçle kontrol altına almaya yönelik olarak değerlendirilecek uygulama ve hatta söylemler FIFA için kırmızı çizgi.

FIFA, dünya futbolunu kontrol etme yetkisi konusunda son derece ‘kıskanç’ ve buna gölge düşürecek hareketler konusunda hiç tavizkâr olmuyor.

Daha önce İngiltere, İspanya, Nijerya, Endonezya, Kuveyt gibi ülke federasyonları şüpheli bulunan durumlar sebebiyle uluslararası turnuvalara katılımın iptali, lisans iptali gibi cezalar aldı veya almamak için federasyon başkan ve yönetimleri istifa etti veyahût FIFA kararlarına mecburen uydu.

Bu bağlamda, eğer Fenerbahçe’nin başvurusu sağlam deliller ve hatta futbol sektöründe yer almış oyuncu, yönetici, eski hakemlerin ifadeleri ile altı doldurulur, FIFA böyle bir müdahale olduğuna kanaat getirirse neticeleri Türk futbolu için ağır olur.

FIFA Düzenlemelerinin 17. Maddesi [2] şunu öngörmektedir:

“Her üye, işlerini bağımsız olarak ve üçüncü tarafların etkisi altında olmaksızın yönetecektir.”

FIFA’nın müdahale olduğuna yönelik bir sonuca varması, millî takımımız ve kulüplerimizin uluslararası turnuvalardan men edilmesinden, Euro 2032 ev sahipliği hakkımızın yanmasına kadar futbolumuzu 50 sene geri götürecek sonuçlar doğurabilir.

Elbette böylesi ağır cezalar, Büyükekşi’nin istifa etmesi ve yeni, sağlıklı, çok adaylı bir seçimle TFF yönetiminin değişmesi ile bertaraf edilebilir ancak Büyükekşi ve yönetimi, Türk futbol tarihine birer utanç abidesi olarak yazılır ve futbol sürse de şaibe gölgesi, işleri şimdi olduğundan bile kötüye götürür.

Büyükekşi, işler buralara gelmeden, millî takımlar sorumlusu Hamit Altıntop dahil olmak üzere tüm çalışma arkadaşları ile beraber istifa etmelidir.

Fenerbahçe’nin Süper Kupa ve Türkiye Kupası protestosu, bu krizin magazin tarafı. TFF meseleleri magazin kısmından okursa, futbol keyfimiz de kalmayacak, hevesimiz de.

MUSA UÇAN

Bir gönderi yayınlayabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir. Giriş